
Birbirinden Güzel Doktor Fıkraları
Ressam ve doktor
Doktor, ünlü bir ressam olan arkadaşını ziyarete gitti Ünlü ressam, son
olarak yaptığı hasta bir adam tablosunu doktor arkadaşına gösterip: –
“Eee, söyle bakalım fikrin ne?”, diye sordu: Doktor tabloya tekrar bakıp
cevap verdi: – “Merak edilecek bir şey yok Sadece üşütmüş, o kadar “
Boyacı
Meşhur ressam Whistler, bir gün gene meşhur kulak burun boğaz
hastalıkları uzmanı Sir Morell Mahenzie’yi acele evine çağırtmıştı
Doktor eve geldiğinde Whistler’in köpeğini muayene etmek için çağırılmış
olduğunu anladı Fakat hiçbir şey belli etmeden köpeği muayene etti ve
ücretini aldı, çıktı gitti Birkaç gün sonra da doktor Whistler’i çok
acele evine çağırttı Ressam soluk soluğa içeri girdiği zaman, doktor
sakin bir şekilde: – “Hoş geldiniz Mr Whistler ” dedi “Size sokak kapımı
boyatmak istiyordum da!”
En Akıllı Deli
Bir gün doktorlar, tımarhanede yaptıkları araştırmada en akıllı deliyi
seçeceklermiş. Bir gün delilerden biri bahçede bulunan havuza düşmüş ve
boğulmak üzereymiş. Delilerden biri havuza düşen arkadaşını kurtarmaya
çalışmış. Bunu gören doktorlar arkadaşını kurtaran deliyi yanlarına
çağırmışlar ve “seni en akıllı seçiyoruz” demişler. Doktorlardan biri:
“Peki kurtardığın arkadaşını çağır da sana teşekkür etsin” demiş. Deli:
“Gelemez ki!” Doktor: “Neden gelemezmiş?” Deli: “Çünkü kuruması için onu
astım!
10 deliden hangisi akıllı
Bir tımarhanede 10 deli varmış. Doktor bir gün hepsini bir sahaya
götürmüş ve demiş ki bakalım hanginiz akıllı oldunuz ve sahaya top
yerine taş koymuş. Onlarda oynamışlar, başlarını kırmışlar sonunda bir
çocuk kalmış doktor demiş ki neden oynamıyorsun; çocukta demiş ki biri
bana orta atmıyor ki bende kafa vurup gole atayım doktor demiş ki ben
sana atayım çocuk demiş çocukta akıllanmış o taşın yerine takma bir taş
takması koymuş. Doktorda sanmış ki o takma taş asil taştır. Doktor
çocuğa atmış çocuğa bir şey olmamış ve doktor demiş ki sen bana at çocuk
ta aklını kullanmış asil taşı atmış doktora doktorun kafası yaralandı
çocuğa demiş ki sen benden daha akıllanmışsın ben senden daha
akılsızlaşmışım.
Doktordan İkinci Görüş
Doktor, Mrs. Jones’u 1 saate yakın muayene ettikten sonra ” Sizi 50
yaşında bir kadın için sağlıklı buldum ama önemli bir probleminiz var…”
demiş, “30 kilo fazlanız var ve bu sizi obez sınırına sokuyor… İleri
yaşlarınızda sıkıntı çekmemek için sıkı bir rejime girmelisiniz…”
Gerçeğin bu kadar net suratına söylenmesi Mrs.Jones’u kızdırmış, “İkinci
bir görüş daha almalıyım…” demiş dişlerini sıkarak..
“Tamam, o zaman…” demiş doktor sinirlenerek, “Üstelik acayip de çirkinsiniz…”
Tuzlu Kraker
Adam kendini psikiyatristin koltuğuna atıp “Yardım et doktor” demiş,
“Kendisimi bisküvi zannediyorum! Bu konuda ne düşünüyorsunuz?”
Ardından doktorla konuşma başlamış:
– Kare misiniz?
— Evet.
— Üzerinizde bir sürü delik var mı?
— Evet… Evet…
— İncecik tuz tanecikleri üzerinize serpili mi?
– Evet, evet, evet!
— İşte şimdi saçmaladınız. Siz bisküvi değil, resmen bir tuzlu krakersiniz!
Psikiyatrist ve Hastası
Psikiyatrist hastayı dinledikten sonra koltuğunda şöyle bir kaykılıp
“Sorununuzu halledeceğiz…” demiş, “Hastalığın daha çok
başındasınız…”
“Evet… Bildiniz? Aynen öyle…” diye cevap vermiş hastası, “Karaları ve Denizleri daha dün yarattım!”
Deniz Tutmasına Közlenmiş Domates
Adam sevgilisi ile Karayipler’de gemi gezisine çıkmadan önce doktoruna
uğrayıp “Beni deniz çok tutuyor” demiş, “Geziye çıkmadan önce ne tavsiye
edersiniz?”
“Gemi limandan ayrılmadan önce 6 kilo közlenmiş domates ye…” demiş doktor.
“6 kilo domates? Deniz tutmasını önler mi o?”
“Hayır, önlemez” demiş Doktor, “Ama domatesin kırmızısı köpük köpük mavi dalgaların üzerinde çok hoş bir görünüm verebilir!”
Garson Hasta
Garson birden fenalaşınca hemen restorana bir ambulans çağrılmış ve
sirenlerle hastanenin acil servisine yetiştirilmiş. Koşuşturarak
ameliyat masasına yatırılmış, sonraki yarım saat hiç kimse ilgilenmemiş
onunla… Sonunda koridorda bir doktor görüp bağırmaya başlamış “Ne olur
bana yardım edin…” diye.
“Özür dilerim…” demiş Doktor, “O masaya ben bakmıyorum!”
‘Deli’nin İyileştiği Nasıl Anlaşılır
Akıl hastanesini ziyaret eden hasta yakını başhekime “Hastalarınızın iyileştiğini nasıl anlıyorsunuz?” diye sormuş…
“Kolay…” diye cevap vermiş başhekim, “Bir banyo küvetini dolduruyoruz,
hastaya 1 çay kaşığı, 1 çay fincanı ve 1 plastik kova verip küveti
boşaltmasını söylüyoruz..”
“Tamam anladım…” demiş ziyaretçi, “Normal bir insan çay kaşığı ve fincandan büyük diye plastik kovayı kullanmalıdır..”
“Hayır..!” demiş başhekim, “Normal bir insan tabii ki küvetin tıpasını
çıkartır.. Sizin yatağınızı pencere kenarına hazırlatmamı ister
misiniz?”
Fidyeci Doktor
Doktorlar adam kaçırdıktan sonra neden ‘fidye parası’ alamazlar?..
— Yolladıkları notları kimse okuyamaz!
İki Yerden Kırıldı
Doktoruma gidip ayağımı iki yerden kırdığımı söyledim…
“Tamam…” dedi, “Bir daha o yerlere gitme!”
Bir İyi, Birde Kötü Haber
Yaşlı adam doktoruna gidip muayene olmuş, tahlillerden sonra “Bir iyi
bir de kötü haberim var…” demiş doktoru, “Hangisini önce duymak
istersin?..”
” Şeyy..” diye cevap vermiş yaşlı adam, “Önce kötüsünü söyler misiniz?..”
“En fazla 2 yıl yaşarsınız!”
”Tam iki yılım mı var? Bitecek mi yaşam ondan sonra? Peki bunun üzerine bana nasıl iyi haber verebilirsiniz ki?”
“Bir de Alzheimer olmuşsunuz. İki hafta sonra tüm bu konuştuklarımızı tamamen unutacaksınız!”
Anestezi Ne?
Köylü kadın ameliyat olacak, kocası odada doktorların her hareketini merakla izlemekte… Bir ara “O ne efendim?” diye sormuş
“Bu anestezi…” diye izah etmiş doktor, “Bunu alınca hiçbir şey anlamayacak…”
“Boşuna uğraşıp zahmet etmeyin doktor…” demiş adam, “O zaten hiçbir şeyden anlamaz!”