
Regaib Kandili’nin Anlam ve Önemi Nedir? Regaib Kandili’nin Tarihçesi Nedir, Neden Kutlanır?
Regaib gecesi
Sual: Regaib kandili ne zamandır? Bu geceye mahsus namaz var mı?
CEVAP
Recebin ilk cuma gecesine Regaib gecesi denir. Perşembeyi cumaya
bağlayan gece, Regaib gecesidir. Her cuma gecesi de kıymetlidir. Bu iki
kıymetli gece bir araya gelince, daha kıymetli oluyor. Allahü teâlâ bu
gecede müminlere ihsanlar, ikramlar yapar. Bu geceye hürmet edenleri
affeder. Bu gece yapılan dua red olmaz ve namaz, oruç, sadaka gibi
ibadetlere, sayısız sevablar verilir.
Bu gece, Peygamber efendimizin babasının evlendiği gece değildir. Böyle
söylemek yanlıştır. Resulullahın dokuz aydan önce dünyayı teşrif etmiş
olduğunu bildirmek olur ki, bu da, noksanlık ve kusurdur. Her bakımdan,
her insanın üstünde ve her bakımdan kusursuz olduğu gibi, Âmine
validemizi nurlandırdığı zaman da, noksan ve kusurlu değildi. Bu zamanın
noksan olması, tıp ilminde kusur sayılmaktadır.
Bu geceye mahsus bir namaz yoktur. Regaib gecesini ibadetle geçirmeli,
kazası olan kaza namazı kılmalı! Kazası olmayan da nafile namaz kılar.
Ayrıca Kur’an-ı kerim okumalı, tesbih çekip, tevbe istiğfar etmeli.
Mübarek gecelerde ve her zaman, ilim öğrenmek çok faziletlidir. İlmihal
bilgileri en kıymetli ilimdir. Perşembe günü oruç tutup gecesini de ihya
etmek çok sevabdır. Receb ayında oruç tutmak faziletlidir. Regaib
gecesi, Perşembe günü öğle namazından sonra başlar, imsak vaktine kadar
devam eder. Günü ise Cuma günüdür, imsak vaktinden başlar ve güneş
batana kadar devam eder. Cuma günü oruç tutmak isteyenler, Perşembe Cuma
veya Cuma Cumartesi günleri tutabilirler. Bu bakımdan Perşembe günü
oruç tutup Cuma gecesini de ihya etmek çok sevabdır. Perşembeyle
birlikte, Cuma günü de oruç tutmak daha iyidir.
Yalnız Cuma günü oruç tutmak mekruh olur da denildi. Cuma günü oruç
tutmak isteyenin, Perşembe veya Cumartesi günü de tutması iyi olur.
Çünkü, Yalnız Cuma günleri oruç tutmak ve yalnız Cuma geceleri teheccüd
kılmak mekruhtur. Sünnet veya mekruh denilen bir işi yapmamak lâzımdır.
(Tam İlmihal)
Birkaç hadis-i şerif:
(Receb ayında çok istigfar edin, çünkü Allahü teâlânın, Receb ayının her
vaktinde Cehennemden azat ettiği kulları vardır. Ayrıca Cennette öyle
köşkler vardır ki, ancak Receb ayında oruç tutanlar girer.) [Deylemî]
Allahü teâlâ, Receb ayında oruç tutanları mağfiret eder.) [Gunye]
(Receb-i şerifin bir gün başında, bir gün ortasında ve bir gün de
sonunda oruç tutana, Recebin hepsini tutmuş gibi sevap verilir.)
[Miftah-ül-cenne]
(Ramazan ayı dışında Allah rızası için bir gün oruç tutan, iyi bir yarış
atının bir asırda alacağı mesafe kadar Cehennemden uzaklaşır.) [Ebu
Ya’la]
(Regaib gecesi, Şaban ayının 15. gecesi, cuma gecesi, Ramazan Bayramı ve
Kurban Bayramı gecesi yapılan dualar kabul olur.) [İbni Asakir]
(Receb büyük bir aydır. Allahü teâlâ bu ayda hasenatı kat kat eder.
Receb ayında bir gün oruç tutan, bir yıl oruç tutmuş gibi sevaba
kavuşur. 7 gün oruç tutana, Cehennem kapıları kapanır. 8 gün oruç tutana
Cennetin 8 kapısı açılır. On gün oruç tutana, Allahü teâlâ istediğini
verir. 15 gün oruç tutana, bir münadi, “Geçmiş günahların affoldu” der.
Receb ayında Allahü teâlâ Nuh aleyhisselamı gemiye bindirdi ve o da,
Receb ayını oruçlu geçirdi. Yanındakilere de oruç tutmalarını emretti.)
[Taberani]
(Receb ayında, takva üzere bir gün oruç tutana, oruç tutulan günler dile
gelip “Ya Rabbi onu mağfiret et” derler.) [Ebu Muhammed]
(Receb ayının ilk Cuma gecesini [Regaib gecesini] ihya edene, kabir
azabı yapılmaz. Duaları kabul edilir. Yalnız, yedi kimsenin duası kabul
olmaz: Faizci, Müslümanları aşağı gören, ana babasına eziyet eden,
Müslüman olan ve dinin emirlerine uyan kocasını dinlemeyen kadın,
çalgıcı, livata ve zina eden, beş vakit namazı kılmayan.) [S. Ebediyye]
[Bunlar, bu günahlardan vaz geçmedikçe, tevbe etmedikçe, duaları kabul
olmaz.]
Receb ayında edilen dualar kabul edilir, hatalar affedilir. Günah işleyenin cezası da kat kat olur.
Hazret-i Hüseyin (radıyallahü anh) anlatır:
“Kâbe’yi tavaf ederken yanık sesle Allahü teâlâya dua eden bir kimsenin
sesini işittik. Babam bunu çağırmamı emretti. Güzel yüzlü temiz bir
kimseydi. Ancak sağ tarafı felç olmuş, kurumuş, hareketsiz idi. Ona
dedim ki:
− Sen kimsin, vaziyetin ne böyle?
− Menâzil bin Lâhık… Ben çalgı çalmakla, şarkı söylemekle şöhret
salmış, Arabistan’ın artisti denilen ünlü bir kimseydim. Hep nefsin
arzuları peşinde koştum. Recep ve Şaban aylarında bile bu günahlara
devam ederdim. Salih babam, beni bu günahlardan kurtarmaya çalıştı.
Bana, (Allahü teâlânın azabı şiddetlidir, bir anda kahredebilir. Kötü
arkadaşlardan vazgeç, bu kötü işleri bırak! Melekler ve bu aylar senden
şikayet ediyorlar) dedi. Nasihate hiç tahammülüm yoktu. Babamın üzerine
yürüyüp, döverek susturdum. Üzüntülü ve kırık kalble, (Bu aylarda oruç
tutar, geceleri ibadet ederim. Beytullaha gidip şerrinden korunmak için
Allahü teâlâdan yardım dilerim) dedi.
Bir hafta oruç tutup Kâbe’ye giderek, (Ey Rabbim, mazlumların âhını
yerde bırakmazsın. Bu ayda, bu mübarek yerlerde yapılan duaları
reddetmezsin. Hakkımı oğlumdan al, onu felç et) diye dua etti. Henüz
duası bitmeden sağ tarafım felç oldu. Bunu görenler, (Baba bedduasına
uğramış kişi) derler.
− Baban bu haline ne dedi?
− Babamdan af ve özür diledim. Onun da babalık şefkati galip gelerek
beni bağışladı. Beddua ettiği yerde, bu sefer şifa bulmam için hayır dua
etmek üzere deve ile Beytullaha gelirken, devenin ürkmesi ile babam
düşüp öldü. Şimdi çaresizim.
Babam Hazret-i Ali, bu gence dua etti. Recebde yaptığı bu dua bereketiyle Allahü teâlâ ona şifa ihsan eyledi.”
Regaib gecesi, kandili
Sual: Regaib gecesinin, kandilinin zamanı ve bu gecenin kıymeti, önemi nedir, nasıl ihya etmelidir?
Cevap: Regaib gecesi, Receb ayının ilk cuma gecesidir, çok kıymetlidir.
Fakat, Resulullah Efendimizin babasının evlendiği gece değildir. Çünkü
Peygamber Efendimizin babası hazret-i Abdullah’ın evlendiği sene,
ayların yeri değişikti. Receb ayı, Cemâzil-âhır ayının yerinde, yani bir
ay ileride idi. Nûr-i Nübüvvetin, hazret-i Âmine validemize intikali,
şimdiki Cemâzil-âhır ayındadır, Regaib gecesinde değildir.
Receb ayının ilk cuma gecesine Regaib gecesi denir. Receb ayının her
gecesi kıymetlidir. Her cuma gecesi de kıymetlidir. Bu iki kıymetli gece
bir araya gelince, daha da kıymetli olmaktadır. Allahü teâlâ, bu
gecede, mümin kullarına, ihsanlar, ikramlar yapar. Bu gece yapılan dua
reddolmaz ve namaz, oruç, sadaka gibi ibadetlere, kat kat sevap verilir.
Bu geceye hürmet edenleri affeyler.
Receb ayının ilk cuma yani Regaib gecesini ihya edene, saygı gösterene, Allahü teâlâ kabir azabı yapmaz, dualarını kabul eder.
Cuma, Arefe, Bayram, Kadir, Berat, Mirac, Aşûre, Mevlid ve Regaib
gecelerinde ibadet etmek çok sevaptır. İmâm-ı Nevevî hazretleri, Ezkâr
kitabında buyuruyor ki:
“Gecenin oniki kısmından bir kısmını yani bir saat kadar ihya etmek,
Kur’ân-ı kerim okumak, namaz kılmak, dua etmek, bütün geceyi ihya etmek
olur. Yaz ve kış geceleri için hep böyledir.” Fıkıh kitaplarında saat
demek, bir miktar zaman demektir.
Regaib namazı, Recebin ilk cuma gecesi kılınan nafile namazdır. Hicretin
dörtyüzsekseninci senesinde meydana çıkmıştır. Birçok âlim, bunun
çirkin bidat olduğunu yazmaktadır. Çok kimsenin kılmasına aldanmamalı,
sünnet sanmamalıdır. Regaib, Berat ve Kadir gecelerinde kılınan nafile
namazları, cemaatle kılmak mekruhtur.
Regaib gecesine farklı anlam vermek
Sual: Peygamber Efendimizin anne, babasının evlendiği geceye Regaib gecesi diyenler var. Böyle bir şeyin aslı var mıdır?
Cevap: Türkiye’de ve birçok İslâm memleketlerinde, bir asırdan beri,
Peygamber Efendimizin babası hazret-i Abdullah’ın evlendiği geceye,
Regaib kandili ismini veriyorlar. Regaib gecesine böyle mana vermek
doğru değildir. Resulullah Efendimizin dokuz aydan önce dünyayı teşrif
etmiş olduğunu bildirmek olur ki, bu da, noksanlık ve kusurdur. Her
bakımdan, her insanın üstünde ve her bakımdan kusursuz olduğu gibi,
hazret-i Âmine validemizi nurlandırdığı zaman da, noksan ve kusurlu
değildi. Bu zamanın noksan olması, tıp ilminde ayıp ve kusur
sayılmaktadır.
Peygamber Efendimizin babası hazret-i Abdullah’ın evlendiği sene,
ayların yeri değişik idi. Receb ayı, Cemâzil-âhır ayının yerinde idi.
Yani bir ay ileride idi. O hâlde, nûr-i Nübüvvetin, hazret-i Âmine
validemize intikali, şimdiki Cemâzil-âhır ayındadır, Regaib gecesinde
değildir.
Sual: Bazı kimseler, Regaib gecesi gibi mübarek gecelerde cemaatle toplu
namaz kılıyorlar. Böyle yapmanın dinimizdeki yeri nedir?
Cevap: Regaib, Berat ve Kadir namazlarını cemaatle kılmak mekruhtur.
Regaib namazı, Recebin ilk Cuma gecesi kılınan nafile namazdır. Hicretin
dörtyüzsekseninci senesinde meydana çıkmıştır. Birçok âlimler, bunun
çirkin bidat olduğunu yazıyor. Çok kimsenin kılmasına aldanmamalı,
sünnet sanmamalıdır. İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:
“Berat ve Regaib geceleri, camilerde toplanarak cemaatle namaz kılan
yüzlerle kişi, bu toplantılarla sevap kazandıklarını sanıyorlar ise de,
bunlar fıkıh âlimlerinin söz birliği ile mekruh dedikleri işi
işlemektedirler. Mekruhu iyi bilmek ise, büyük cinayetlerdendir. Çünkü,
haramı mubah bilmek, küfür olur. Mekruhu mubah bilmek, ondan bir basamak
aşağıdır. Bu işin çirkinliğini iyi anlamalıdır.
Nafile ibadetleri gizli yapmak lazımdır. Böylece, riya ve gösteriş
tehlikesi olmaz. Cemaat ile kılmak böyle değildir. Farzları açıkça
yapmak, herkese göstermek lazımdır. Çünkü farzlarda gösteriş lekesi
olmaz. Bunları cemaat ile kılmak, bunun için uygundur. Bundan başka,
cemaatin çok olması, fitne uyandırır. Hadîs-i şerifte; (Fitne uykudadır.
Bunu uyandırana, Allah lanet eylesin!) buyuruldu.”
Kandil geceleri uydurma değildir
Sual: Mübarek gün ve gecelerin aslı yoktur, bunlar sonradan çıkmıştır deniyor, bu doğru mu?
CEVAP
Hayır, kesinlikle doğru değildir. Hepsini Peygamber efendimiz bildirilmiştir.
Mübarek geceler, İslam dininin kıymet verdiği gecelerdir. Allahü teâlâ,
kullarına çok acıdığı için, bazı gecelere kıymet vermiş, bu gecelerdeki,
dua ve tevbeleri kabul edeceğini bildirmiştir. Kullarının çok ibadet
yapması, dua ve tevbe etmeleri için bu geceleri sebep kılmıştır. (S.
Ebediyye)
İmam-ı Gazali hazretleri buyuruyor ki:
Ahiret yolcusunun, ibadetle ihya edilmesi kuvvetle müstehab olan mübarek
geceleri boş geçirmesi uygun değildir; çünkü bunlar hayır mevsimleri ve
kârı bol olan gecelerdir. Kazançlı mevsimleri ihmal eden tüccar, bir
kâr sağlayamadığı gibi, mübarek geceleri gafletle geçiren ahiret yolcusu
da maksada ulaşamaz. (İhya)
MEVLİD GECESİ:
Mevlid, doğum zamanı demektir. Mevlid gecesi, Rebiulevvel ayının 11. ve
12. günleri arasındaki gecedir. Peygamber efendimiz nübüvvetten sonra,
her yıl, bu geceye önem verirdi. Her Peygamberin ümmeti, kendi
Peygamberinin doğum gününü bayram yapmıştı. Bugün de, Müslümanların
bayramıdır. Neşe ve sevinç günüdür. (Mevâhib-i ledünniyye)
İslamiyet’te doğum gününü kutlamak vardır, Allahü teâlâya şükretmek
olur. Mevlid kandili, Peygamber efendimizin doğum günüdür. Peygamber
efendimiz, Pazartesi günü oruç tutardı. Sebebini sorduklarında, (Bugün
dünyaya geldim. Şükür için oruç tutuyorum) buyurdu. (Müslim, Ebu Davud,
İ. Ahmed, H. S. Vesikaları)
Mevlidi, erkek kadın karışık olmadan, çalgı ve başka haram
karıştırmadan, Allah rızası için okumak, salevat-ı şerife getirmek,
tatlı şeyler yedirip içirmek, hayrat ve hasenat yapmak, böylece, o
gecenin şükrünü yerine getirmek müstehabdır. (Nimet-ül-kübra, Hadika, M.
Nasihat)
Bu gece, O doğduğu için sevinenler affedilir. Bu gecede, Resulullah
doğduğu zaman görülen hâlleri, mucizeleri okumak, dinlemek, öğrenmek çok
sevabdır. Kendisi de anlatırdı. Eshab-ı kiram da, bir yere toplanıp
anlatırlardı. (S. Ebediyye)
Mevlid gecesi, Kadir gecesinden sonra en kıymetli gecedir; hatta Mevlid
gecesinin Kadir gecesinden de kıymetli olduğunu bildiren âlimler de
vardır. El-mukni, El-miyar ve Tenvir-ül-kulub kitaplarında Mevlid
gecesinin Kadir gecesinden kıymetli olduğu bildiriliyor.
(Ed-dürer-ül-mesun)
Birkaç hadis-i şerif meali:
(Beni ana-baba, evlat ve herkesten daha çok sevmeyen, mümin olamaz.) [Buhari]
(Bir şeyi çok seven, elbette onu çok anar.) [Deylemi] (Resulullahı seven de onu çok anar.)
(Peygamberleri anmak, hatırlamak ibadettir.) [Deylemi] (Mevlid okumak
da, Resulullahı hatırlamaktır. Muteber kitaplarda, Peygamberimizin de
önem verdiği açıkça yazılı olan bu mübarek gecede, Peygamber efendimizi
anmaya, nasıl uydurma denebilir?)
BERAT GECESİ:
Şaban ayının 15. gecesidir. Tefsirlerde Kur’an-ı kerimin,
Levh-il-mahfuza bu gece indirildiği bildirilmektedir. Âyet-i kerimede
mealen buyuruluyor ki:
(Apaçık olan Kitab’a andolsun ki, biz onu [Kur’anı] mübarek bir gecede
indirdik. Elbette biz insanları uyarmaktayız.) [Duhan 2,3]
Her yıl, Berat gecesinde, o yılda olacak şeyler, ameller, ömürler, ölüm
sebepleri, yükselmeler, alçalmalar, yani her şey Levh-i mahfuzda
yazılır. Resulullah efendimiz, bu gece, çok ibadet, çok dua ederdi.
Şaban ayında niçin çok oruç tuttuğu sorulduğu zaman Resulullah efendimiz
buyurdu ki:
(Şaban, öyle faziletli bir aydır ki, insanlar bundan gafildir. Bu ayda
ameller, âlemlerin Rabbine arz edilir. Ben de amelimin oruçlu iken arz
edilmesini isterim.) [Nesai]
Birkaç hadis-i şerif meali daha:
(Şabanın 15. gecesini ibadetle, gündüzünü de oruçla geçirin! O gece
Allahü teâlâ buyurur ki: “Af isteyen yok mu, affedeyim. Rızk isteyen yok
mu, rızk vereyim. Dertli yok mu, sıhhat, afiyet vereyim. Ne isteyen
varsa, istesin vereyim” Bu hâl, sabaha kadar devam eder.) [İbni Mace]
(Allahü teâlâ, Şaban’ın 15. gecesinde müşrik ve müşahin hariç herkesi affeder.) [İbni Mace] (Müşahin, bid’at ehli demektir.)
(Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua, reddolmaz.
Ramazan ve Kurban bayramının birinci gecesi, Berat ve Arefe gecesi.)
[İsfehani]
(Allahü teâlâ, Şaban’ın yarısının [Berat] gecesinde, dünya semasına
tecelli eder. Benikelb kabilesinin koyunlarının kıllarından daha çok
kimsenin günahlarını affeder.) [İbni Mace, Tirmizi]
(Allahü teâlâ, Şaban ayının 15. gecesinde rahmetiyle tecelli ederek
kendisine şirk koşan ve Müslüman kardeşine kin güdenler hariç herkesi
affeder.) [İbni Mace]
Hazret-i Âişe validemiz, (Ya Resulallah, Allahü teâlâ seni günah
işlemekten muhafaza buyurduğu halde, neden Berat gecesinde çok ibadet
ettin?) diye sual etti. Peygamber efendimiz, cevaben buyurdu ki:
(Şükredici kul olmayayım mı? Bu yıl içinde doğacak her çocuk, bu gece
deftere geçirilir. Bu yıl içinde öleceklerin isimleri, bu gece özel
deftere yazılır. Bu gece herkesin rızkı tertip olunur. Bu gece herkesin
amelleri Allahü teâlâya arz olunur.) [Gunye]
KADİR GECESİ:
Ramazan-ı şerif ayı içinde bulunan en kıymetli gecedir. Bazı âlimlere
göre Mevlid gecesinden sonra en kıymetli gecedir. Birkaç hadis-i şerif
meali şöyledir:
(Allahü teâlâ, Kadir gecesini ümmetime hediye etti, ondan önce kimseye vermedi.) [Deylemi]
(İnanarak ve sevabını Allahü teâlâdan umarak, Kadir gecesini ihya edenin geçmiş günahları affolur.) [Buhari, Müslim]
(Kadir gecesini Ramazanın son on gününde arayın.) [Müslim]
(Kadir gecesi sabahı güneş şuasız olarak doğar. Yükselinceye kadar sanki büyük bir tabak gibidir.) [Müslim]
AŞÛRE GÜNÜ:
Muharrem ayının onuncu günü Aşûre günüdür. Muharrem ayı, Kur’an-ı
kerimde, kıymet verilen dört aydan biridir. Hadis-i şerifte buyruldu ki:
(Aşûre günü Nuh aleyhisselamın gemisi, Cudi dağına indirildi. O gün Nuh
ve yanındakiler, Allahü teâlâya şükür için oruçlu idiler. Hayvanlar da
hiç bir şey yememişti. Allahü teâlâ denizi, beni İsrail için, Aşûre günü
yardı. Yine Aşûre günü Allahü teâlâ Âdem aleyhisselamın ve Yunus
aleyhisselamın kavminin tevbesini kabul etti. İbrahim aleyhisselam da o
gün doğdu.) [Taberani]
Peygamber efendimiz bir gün öğleye doğru buyurdu ki:
(Herkese duyurun! Bugün bir şey yiyen, akşama kadar yemesin, oruçlu gibi
dursun! Bir şey yemeyen de oruç tutsun! Çünkü bugün Aşûre günüdür.)
[Buhari, Müslim, Ebu Davud]
Aşûre günü hakkında birkaç hadis-i şerif meali daha:
(Aşûre günü oruç tutanın, bir yıllık günahları affolur.) [Müslim, Tirmizi, İ. Ahmed, Taberani]
(Aşûrenin faziletinden faydalanın! Bu mübarek günde oruç tutan,
melekler, peygamberler, şehitler ve salihlerin ibadetleri kadar sevaba
kavuşur.) [Şir’a]
(Aşûre günü, ilim öğrenilen veya zikredilen bir yerde, biraz oturan, Cennete girer.) [Şir’a]
(Aşûre günü, on Müslümana selam veren, bütün Müslümanlara selam vermiş gibi sevaba kavuşur.) [Şir’a]
(Aşûre günü, aile efradının nafakasını geniş tutanın, bütün yıl nafakası geniş olur.) [Beyheki]
MİRAC GECESİ:
Mirac, merdiven demektir. Resulullah efendimizin göklere çıkarıldığı,
bilinmeyen yerlere götürüldüğü gecedir. Recebin 27. gecesidir. İsra
suresinin ilk âyet-i kerimesinde, Mirac bildirilmektedir. Mirac gecesini
ibadetle gündüzünü de oruçla geçirmelidir. İki hadis-i şerif meali:
(Bu gece, iyi amel eden için yüz yıllık mükâfat vardır.) [İ. Gazali, Ebu Musa el-Medeni]
(Recebin 27. günü oruç tutana, 60 yıllık oruç sevabı verilir.) [İ. Gazali, Ebu Musa el-Medeni]
TERVİYE VE AREFE GÜNÜ:
Arefe günü, Kurban bayramından önceki gündür. Terviye, Arefe gününden bir önceki güne denir. Birkaç hadis-i şerif meali:
(Terviye günü oruç tutan ve günahtan sakınan Müslüman Cennete girer.) [Ramuz]
(Arefe günü tutulan oruç, geçmiş ve gelecek yılın günahlarına kefaret olur.) [Müslim]
(Arefe günü [Besmeleyle] bin İhlâs okuyanın günahları affolup duası kabul olur.) [Ebuşşeyh]
(Arefe günü, kulağına, gözüne ve diline sahip olan mağfiret olur.) [Taberani]
(Şeytan, Arefe gününden başka bir günde daha zelil, hakir ve kinli görülmez.) [İ. Malik]
(Arefe ne güzel gündür. O gün rahmet kapıları açılır.) [Deylemi]
(Arefe gününe hürmet edin! Arefe, Allahü teâlânın kıymet verdiği bir gündür). [Deylemi]
MUHARREM AYI VE HİCRİ YILBAŞI:
Muharrem ayının birinci gecesi, Müslümanların kameri yılbaşı gecesidir.
Muharrem ayı, Zilkade, Zilhicce ve Receb ile beraber Kur’an-ı kerimde
kıymet verilen dört aydan biridir. (Tevbe 36)
Müslümanlar, kendi yılbaşı gecelerinde ve günlerinde müsafeha ederek,
mektuplaşarak tebrikleşir. Birbirlerini ziyaret eder, hediye verirler.
Yılbaşını mecmua ve gazetelerle kutlarlar. Yeni senenin, birbirlerine ve
bütün Müslümanlara hayırlı ve bereketli olması için dua ederler.
Büyükleri, akrabayı, âlimleri evinde ziyaret edip dualarını alırlar. O
gün, bayram gibi temiz giyinirler. Fakirlere sadaka verirler. (S.
Ebediyye)
Muharrem ayı ile ilgili birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:
(Ayların efendisi Muharrem, günlerin efendisi Cuma’dır.) [Deylemi]
(Ramazandan sonra en faziletli oruç, Allah’ın ayı Muharrem ayında
tutulan oruçtur. Farzlardan sonra en faziletli namaz, gece namazıdır.)
[Müslim, İbni Mace, Tirmizi, Nesai]
(Nafile oruç tutacaksan Muharrem ayında tut; çünkü o, Allah’ın ayıdır. O
ayda bir gün vardır ki, O günde Allah geçmiş kavimlerden birinin
tevbesini kabul etti. Yine o gün tevbe edenlerin günahlarını da
affeder.) [Tirmizi]
REGAİB GECESİ:
Recebin ilk Cuma gecesine Regaib gecesi denir. Yarın gece Regaib
gecesidir. Her Cuma gecesi kıymetlidir. Bu iki kıymetli gece bir araya
gelince, daha kıymetli oluyor. Allahü teâlâ bu gecede müminlere
ragîbetler [ihsanlar, ikramlar] yapar. Bu geceye hürmet edenleri
affeder. Bu gece yapılan dua red olmaz ve namaz, oruç, sadaka gibi
ibadetlere, sayısız sevaplar verilir.
Perşembe günü oruç tutup gecesini de ihya etmek çok sevabdır.
Perşembeyle birlikte, Cuma günü de oruç tutmakta mahzur yoktur. (Gunye)
Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:
(Receb ayında Allah’a çok istigfar edin, çünkü Allahü teâlânın, Receb
ayının her vaktinde Cehennemden azat ettiği kulları vardır. Ayrıca
Cennette öyle köşkler vardır ki, ancak Receb ayında oruç tutanlar
girer.) [Deylemi]
(Receb’in ilk Cuma gecesini [Regaib gecesini] ihya edene, kabir azabı yapılmaz. Duaları kabul edilir.) [S. Ebediyye]
(Şu beş gecede yapılan dua geri çevrilmez: Regaib gecesi, Şaban’ın 15.
gecesi, Cuma gecesi, Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı gecesi.) [İ.
Asakir]
Receb ayında edilen dualar kabul edilir, hatalar affedilir. Günah işleyenin cezası da kat kat olur.
CUMA GÜNÜ VE GECESİ:
Cuma, müminlerin bayramıdır. Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:
(Cumadan faziletli bayram yoktur ve o günkü iki rekât namaz, Cuma günü dışındaki bin rekâttan efdaldir.) [Deylemi]
(Allahü teâlânın indinde günlerin seyyidi Cuma’dır, kurban ve Ramazan
bayramı gününden de kıymetlidir. Cuma gününün beş hasletinden biri;
Allah, Âdem’i Cuma günü yarattı. Dünyaya o gün indirildi, o gün vefat
etti.) [Buhari, İ. Ahmed]
(Musa aleyhisselam dedi ki: Ya Rabbi! Bana cumartesi gününü verdin,
Muhammed aleyhisselamın ümmetine hangi günü vereceksin? Onlara Cuma
gününü vereceğim, buyuruldu. İlahi! Cuma gününün kıymeti ve sevabı ne
kadardır diye sordu. Ey Musa! Cuma günü yapılan bir ibadete, cumartesi
günü yapılan yüz bin ibadet sevabı vardır, buyuruldu. Bunun üzerine Musa
aleyhisselam, ya Rabbi! Beni Muhammed aleyhisselamın ümmetinden eyle
diye dua eyledi.) [Ey Oğul İlmihali]
(Cumartesi günü Musa aleyhisselamın ümmetine, Pazar günü İsa
aleyhisselamın ümmetine verildiği gibi, Cuma günü de, Müslümanlara
verildi. Bugün, Müslümanlara hayır, bereket, iyilik vardır.) [R.
Nasıhin]
NETİCE:
Görüldüğü gibi, bütün mübarek gün ve geceler, hadis-i şeriflerle
bildirilmiştir. Bu gün ve gecelere uydurma diyenlerin, bu sözlerinin
uydurma olduğu meydandadır.
Regaib Kandili’nin Anlam ve Önemi Nedir? Regaib Kandili’nin Tarihçesi Nedir, Neden Kutlanır?
Regaib gecesi
Sual: Regaib kandili ne zamandır? Bu geceye mahsus namaz var mı?
CEVAP
Recebin ilk cuma gecesine Regaib gecesi denir. Perşembeyi cumaya
bağlayan gece, Regaib gecesidir. Her cuma gecesi de kıymetlidir. Bu iki
kıymetli gece bir araya gelince, daha kıymetli oluyor. Allahü teâlâ bu
gecede müminlere ihsanlar, ikramlar yapar. Bu geceye hürmet edenleri
affeder. Bu gece yapılan dua red olmaz ve namaz, oruç, sadaka gibi
ibadetlere, sayısız sevablar verilir.
Bu gece, Peygamber efendimizin babasının evlendiği gece değildir. Böyle
söylemek yanlıştır. Resulullahın dokuz aydan önce dünyayı teşrif etmiş
olduğunu bildirmek olur ki, bu da, noksanlık ve kusurdur. Her bakımdan,
her insanın üstünde ve her bakımdan kusursuz olduğu gibi, Âmine
validemizi nurlandırdığı zaman da, noksan ve kusurlu değildi. Bu zamanın
noksan olması, tıp ilminde kusur sayılmaktadır.
Bu geceye mahsus bir namaz yoktur. Regaib gecesini ibadetle geçirmeli,
kazası olan kaza namazı kılmalı! Kazası olmayan da nafile namaz kılar.
Ayrıca Kur’an-ı kerim okumalı, tesbih çekip, tevbe istiğfar etmeli.
Mübarek gecelerde ve her zaman, ilim öğrenmek çok faziletlidir. İlmihal
bilgileri en kıymetli ilimdir. Perşembe günü oruç tutup gecesini de ihya
etmek çok sevabdır. Receb ayında oruç tutmak faziletlidir. Regaib
gecesi, Perşembe günü öğle namazından sonra başlar, imsak vaktine kadar
devam eder. Günü ise Cuma günüdür, imsak vaktinden başlar ve güneş
batana kadar devam eder. Cuma günü oruç tutmak isteyenler, Perşembe Cuma
veya Cuma Cumartesi günleri tutabilirler. Bu bakımdan Perşembe günü
oruç tutup Cuma gecesini de ihya etmek çok sevabdır. Perşembeyle
birlikte, Cuma günü de oruç tutmak daha iyidir.
Yalnız Cuma günü oruç tutmak mekruh olur da denildi. Cuma günü oruç
tutmak isteyenin, Perşembe veya Cumartesi günü de tutması iyi olur.
Çünkü, Yalnız Cuma günleri oruç tutmak ve yalnız Cuma geceleri teheccüd
kılmak mekruhtur. Sünnet veya mekruh denilen bir işi yapmamak lâzımdır.
(Tam İlmihal)
Birkaç hadis-i şerif:
(Receb ayında çok istigfar edin, çünkü Allahü teâlânın, Receb ayının her
vaktinde Cehennemden azat ettiği kulları vardır. Ayrıca Cennette öyle
köşkler vardır ki, ancak Receb ayında oruç tutanlar girer.) [Deylemî]
Allahü teâlâ, Receb ayında oruç tutanları mağfiret eder.) [Gunye]
(Receb-i şerifin bir gün başında, bir gün ortasında ve bir gün de
sonunda oruç tutana, Recebin hepsini tutmuş gibi sevap verilir.)
[Miftah-ül-cenne]
(Ramazan ayı dışında Allah rızası için bir gün oruç tutan, iyi bir yarış
atının bir asırda alacağı mesafe kadar Cehennemden uzaklaşır.) [Ebu
Ya’la]
(Regaib gecesi, Şaban ayının 15. gecesi, cuma gecesi, Ramazan Bayramı ve
Kurban Bayramı gecesi yapılan dualar kabul olur.) [İbni Asakir]
(Receb büyük bir aydır. Allahü teâlâ bu ayda hasenatı kat kat eder.
Receb ayında bir gün oruç tutan, bir yıl oruç tutmuş gibi sevaba
kavuşur. 7 gün oruç tutana, Cehennem kapıları kapanır. 8 gün oruç tutana
Cennetin 8 kapısı açılır. On gün oruç tutana, Allahü teâlâ istediğini
verir. 15 gün oruç tutana, bir münadi, “Geçmiş günahların affoldu” der.
Receb ayında Allahü teâlâ Nuh aleyhisselamı gemiye bindirdi ve o da,
Receb ayını oruçlu geçirdi. Yanındakilere de oruç tutmalarını emretti.)
[Taberani]
(Receb ayında, takva üzere bir gün oruç tutana, oruç tutulan günler dile
gelip “Ya Rabbi onu mağfiret et” derler.) [Ebu Muhammed]
(Receb ayının ilk Cuma gecesini [Regaib gecesini] ihya edene, kabir
azabı yapılmaz. Duaları kabul edilir. Yalnız, yedi kimsenin duası kabul
olmaz: Faizci, Müslümanları aşağı gören, ana babasına eziyet eden,
Müslüman olan ve dinin emirlerine uyan kocasını dinlemeyen kadın,
çalgıcı, livata ve zina eden, beş vakit namazı kılmayan.) [S. Ebediyye]
[Bunlar, bu günahlardan vaz geçmedikçe, tevbe etmedikçe, duaları kabul
olmaz.]
Receb ayında edilen dualar kabul edilir, hatalar affedilir. Günah işleyenin cezası da kat kat olur.
Hazret-i Hüseyin (radıyallahü anh) anlatır:
“Kâbe’yi tavaf ederken yanık sesle Allahü teâlâya dua eden bir kimsenin
sesini işittik. Babam bunu çağırmamı emretti. Güzel yüzlü temiz bir
kimseydi. Ancak sağ tarafı felç olmuş, kurumuş, hareketsiz idi. Ona
dedim ki:
− Sen kimsin, vaziyetin ne böyle?
− Menâzil bin Lâhık… Ben çalgı çalmakla, şarkı söylemekle şöhret
salmış, Arabistan’ın artisti denilen ünlü bir kimseydim. Hep nefsin
arzuları peşinde koştum. Recep ve Şaban aylarında bile bu günahlara
devam ederdim. Salih babam, beni bu günahlardan kurtarmaya çalıştı.
Bana, (Allahü teâlânın azabı şiddetlidir, bir anda kahredebilir. Kötü
arkadaşlardan vazgeç, bu kötü işleri bırak! Melekler ve bu aylar senden
şikayet ediyorlar) dedi. Nasihate hiç tahammülüm yoktu. Babamın üzerine
yürüyüp, döverek susturdum. Üzüntülü ve kırık kalble, (Bu aylarda oruç
tutar, geceleri ibadet ederim. Beytullaha gidip şerrinden korunmak için
Allahü teâlâdan yardım dilerim) dedi.
Bir hafta oruç tutup Kâbe’ye giderek, (Ey Rabbim, mazlumların âhını
yerde bırakmazsın. Bu ayda, bu mübarek yerlerde yapılan duaları
reddetmezsin. Hakkımı oğlumdan al, onu felç et) diye dua etti. Henüz
duası bitmeden sağ tarafım felç oldu. Bunu görenler, (Baba bedduasına
uğramış kişi) derler.
− Baban bu haline ne dedi?
− Babamdan af ve özür diledim. Onun da babalık şefkati galip gelerek
beni bağışladı. Beddua ettiği yerde, bu sefer şifa bulmam için hayır dua
etmek üzere deve ile Beytullaha gelirken, devenin ürkmesi ile babam
düşüp öldü. Şimdi çaresizim.
Babam Hazret-i Ali, bu gence dua etti. Recebde yaptığı bu dua bereketiyle Allahü teâlâ ona şifa ihsan eyledi.”
Regaib gecesi, kandili
Sual: Regaib gecesinin, kandilinin zamanı ve bu gecenin kıymeti, önemi nedir, nasıl ihya etmelidir?
Cevap: Regaib gecesi, Receb ayının ilk cuma gecesidir, çok kıymetlidir.
Fakat, Resulullah Efendimizin babasının evlendiği gece değildir. Çünkü
Peygamber Efendimizin babası hazret-i Abdullah’ın evlendiği sene,
ayların yeri değişikti. Receb ayı, Cemâzil-âhır ayının yerinde, yani bir
ay ileride idi. Nûr-i Nübüvvetin, hazret-i Âmine validemize intikali,
şimdiki Cemâzil-âhır ayındadır, Regaib gecesinde değildir.
Receb ayının ilk cuma gecesine Regaib gecesi denir. Receb ayının her
gecesi kıymetlidir. Her cuma gecesi de kıymetlidir. Bu iki kıymetli gece
bir araya gelince, daha da kıymetli olmaktadır. Allahü teâlâ, bu
gecede, mümin kullarına, ihsanlar, ikramlar yapar. Bu gece yapılan dua
reddolmaz ve namaz, oruç, sadaka gibi ibadetlere, kat kat sevap verilir.
Bu geceye hürmet edenleri affeyler.
Receb ayının ilk cuma yani Regaib gecesini ihya edene, saygı gösterene, Allahü teâlâ kabir azabı yapmaz, dualarını kabul eder.
Cuma, Arefe, Bayram, Kadir, Berat, Mirac, Aşûre, Mevlid ve Regaib
gecelerinde ibadet etmek çok sevaptır. İmâm-ı Nevevî hazretleri, Ezkâr
kitabında buyuruyor ki:
“Gecenin oniki kısmından bir kısmını yani bir saat kadar ihya etmek,
Kur’ân-ı kerim okumak, namaz kılmak, dua etmek, bütün geceyi ihya etmek
olur. Yaz ve kış geceleri için hep böyledir.” Fıkıh kitaplarında saat
demek, bir miktar zaman demektir.
Regaib namazı, Recebin ilk cuma gecesi kılınan nafile namazdır. Hicretin
dörtyüzsekseninci senesinde meydana çıkmıştır. Birçok âlim, bunun
çirkin bidat olduğunu yazmaktadır. Çok kimsenin kılmasına aldanmamalı,
sünnet sanmamalıdır. Regaib, Berat ve Kadir gecelerinde kılınan nafile
namazları, cemaatle kılmak mekruhtur.
Regaib gecesine farklı anlam vermek
Sual: Peygamber Efendimizin anne, babasının evlendiği geceye Regaib gecesi diyenler var. Böyle bir şeyin aslı var mıdır?
Cevap: Türkiye’de ve birçok İslâm memleketlerinde, bir asırdan beri,
Peygamber Efendimizin babası hazret-i Abdullah’ın evlendiği geceye,
Regaib kandili ismini veriyorlar. Regaib gecesine böyle mana vermek
doğru değildir. Resulullah Efendimizin dokuz aydan önce dünyayı teşrif
etmiş olduğunu bildirmek olur ki, bu da, noksanlık ve kusurdur. Her
bakımdan, her insanın üstünde ve her bakımdan kusursuz olduğu gibi,
hazret-i Âmine validemizi nurlandırdığı zaman da, noksan ve kusurlu
değildi. Bu zamanın noksan olması, tıp ilminde ayıp ve kusur
sayılmaktadır.
Peygamber Efendimizin babası hazret-i Abdullah’ın evlendiği sene,
ayların yeri değişik idi. Receb ayı, Cemâzil-âhır ayının yerinde idi.
Yani bir ay ileride idi. O hâlde, nûr-i Nübüvvetin, hazret-i Âmine
validemize intikali, şimdiki Cemâzil-âhır ayındadır, Regaib gecesinde
değildir.
Sual: Bazı kimseler, Regaib gecesi gibi mübarek gecelerde cemaatle toplu
namaz kılıyorlar. Böyle yapmanın dinimizdeki yeri nedir?
Cevap: Regaib, Berat ve Kadir namazlarını cemaatle kılmak mekruhtur.
Regaib namazı, Recebin ilk Cuma gecesi kılınan nafile namazdır. Hicretin
dörtyüzsekseninci senesinde meydana çıkmıştır. Birçok âlimler, bunun
çirkin bidat olduğunu yazıyor. Çok kimsenin kılmasına aldanmamalı,
sünnet sanmamalıdır. İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:
“Berat ve Regaib geceleri, camilerde toplanarak cemaatle namaz kılan
yüzlerle kişi, bu toplantılarla sevap kazandıklarını sanıyorlar ise de,
bunlar fıkıh âlimlerinin söz birliği ile mekruh dedikleri işi
işlemektedirler. Mekruhu iyi bilmek ise, büyük cinayetlerdendir. Çünkü,
haramı mubah bilmek, küfür olur. Mekruhu mubah bilmek, ondan bir basamak
aşağıdır. Bu işin çirkinliğini iyi anlamalıdır.
Nafile ibadetleri gizli yapmak lazımdır. Böylece, riya ve gösteriş
tehlikesi olmaz. Cemaat ile kılmak böyle değildir. Farzları açıkça
yapmak, herkese göstermek lazımdır. Çünkü farzlarda gösteriş lekesi
olmaz. Bunları cemaat ile kılmak, bunun için uygundur. Bundan başka,
cemaatin çok olması, fitne uyandırır. Hadîs-i şerifte; (Fitne uykudadır.
Bunu uyandırana, Allah lanet eylesin!) buyuruldu.”
Kandil geceleri uydurma değildir
Sual: Mübarek gün ve gecelerin aslı yoktur, bunlar sonradan çıkmıştır deniyor, bu doğru mu?
CEVAP
Hayır, kesinlikle doğru değildir. Hepsini Peygamber efendimiz bildirilmiştir.
Mübarek geceler, İslam dininin kıymet verdiği gecelerdir. Allahü teâlâ,
kullarına çok acıdığı için, bazı gecelere kıymet vermiş, bu gecelerdeki,
dua ve tevbeleri kabul edeceğini bildirmiştir. Kullarının çok ibadet
yapması, dua ve tevbe etmeleri için bu geceleri sebep kılmıştır. (S.
Ebediyye)
İmam-ı Gazali hazretleri buyuruyor ki:
Ahiret yolcusunun, ibadetle ihya edilmesi kuvvetle müstehab olan mübarek
geceleri boş geçirmesi uygun değildir; çünkü bunlar hayır mevsimleri ve
kârı bol olan gecelerdir. Kazançlı mevsimleri ihmal eden tüccar, bir
kâr sağlayamadığı gibi, mübarek geceleri gafletle geçiren ahiret yolcusu
da maksada ulaşamaz. (İhya)
MEVLİD GECESİ:
Mevlid, doğum zamanı demektir. Mevlid gecesi, Rebiulevvel ayının 11. ve
12. günleri arasındaki gecedir. Peygamber efendimiz nübüvvetten sonra,
her yıl, bu geceye önem verirdi. Her Peygamberin ümmeti, kendi
Peygamberinin doğum gününü bayram yapmıştı. Bugün de, Müslümanların
bayramıdır. Neşe ve sevinç günüdür. (Mevâhib-i ledünniyye)
İslamiyet’te doğum gününü kutlamak vardır, Allahü teâlâya şükretmek
olur. Mevlid kandili, Peygamber efendimizin doğum günüdür. Peygamber
efendimiz, Pazartesi günü oruç tutardı. Sebebini sorduklarında, (Bugün
dünyaya geldim. Şükür için oruç tutuyorum) buyurdu. (Müslim, Ebu Davud,
İ. Ahmed, H. S. Vesikaları)
Mevlidi, erkek kadın karışık olmadan, çalgı ve başka haram
karıştırmadan, Allah rızası için okumak, salevat-ı şerife getirmek,
tatlı şeyler yedirip içirmek, hayrat ve hasenat yapmak, böylece, o
gecenin şükrünü yerine getirmek müstehabdır. (Nimet-ül-kübra, Hadika, M.
Nasihat)
Bu gece, O doğduğu için sevinenler affedilir. Bu gecede, Resulullah
doğduğu zaman görülen hâlleri, mucizeleri okumak, dinlemek, öğrenmek çok
sevabdır. Kendisi de anlatırdı. Eshab-ı kiram da, bir yere toplanıp
anlatırlardı. (S. Ebediyye)
Mevlid gecesi, Kadir gecesinden sonra en kıymetli gecedir; hatta Mevlid
gecesinin Kadir gecesinden de kıymetli olduğunu bildiren âlimler de
vardır. El-mukni, El-miyar ve Tenvir-ül-kulub kitaplarında Mevlid
gecesinin Kadir gecesinden kıymetli olduğu bildiriliyor.
(Ed-dürer-ül-mesun)
Birkaç hadis-i şerif meali:
(Beni ana-baba, evlat ve herkesten daha çok sevmeyen, mümin olamaz.) [Buhari]
(Bir şeyi çok seven, elbette onu çok anar.) [Deylemi] (Resulullahı seven de onu çok anar.)
(Peygamberleri anmak, hatırlamak ibadettir.) [Deylemi] (Mevlid okumak
da, Resulullahı hatırlamaktır. Muteber kitaplarda, Peygamberimizin de
önem verdiği açıkça yazılı olan bu mübarek gecede, Peygamber efendimizi
anmaya, nasıl uydurma denebilir?)
BERAT GECESİ:
Şaban ayının 15. gecesidir. Tefsirlerde Kur’an-ı kerimin,
Levh-il-mahfuza bu gece indirildiği bildirilmektedir. Âyet-i kerimede
mealen buyuruluyor ki:
(Apaçık olan Kitab’a andolsun ki, biz onu [Kur’anı] mübarek bir gecede
indirdik. Elbette biz insanları uyarmaktayız.) [Duhan 2,3]
Her yıl, Berat gecesinde, o yılda olacak şeyler, ameller, ömürler, ölüm
sebepleri, yükselmeler, alçalmalar, yani her şey Levh-i mahfuzda
yazılır. Resulullah efendimiz, bu gece, çok ibadet, çok dua ederdi.
Şaban ayında niçin çok oruç tuttuğu sorulduğu zaman Resulullah efendimiz
buyurdu ki:
(Şaban, öyle faziletli bir aydır ki, insanlar bundan gafildir. Bu ayda
ameller, âlemlerin Rabbine arz edilir. Ben de amelimin oruçlu iken arz
edilmesini isterim.) [Nesai]
Birkaç hadis-i şerif meali daha:
(Şabanın 15. gecesini ibadetle, gündüzünü de oruçla geçirin! O gece
Allahü teâlâ buyurur ki: “Af isteyen yok mu, affedeyim. Rızk isteyen yok
mu, rızk vereyim. Dertli yok mu, sıhhat, afiyet vereyim. Ne isteyen
varsa, istesin vereyim” Bu hâl, sabaha kadar devam eder.) [İbni Mace]
(Allahü teâlâ, Şaban’ın 15. gecesinde müşrik ve müşahin hariç herkesi affeder.) [İbni Mace] (Müşahin, bid’at ehli demektir.)
(Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua, reddolmaz.
Ramazan ve Kurban bayramının birinci gecesi, Berat ve Arefe gecesi.)
[İsfehani]
(Allahü teâlâ, Şaban’ın yarısının [Berat] gecesinde, dünya semasına
tecelli eder. Benikelb kabilesinin koyunlarının kıllarından daha çok
kimsenin günahlarını affeder.) [İbni Mace, Tirmizi]
(Allahü teâlâ, Şaban ayının 15. gecesinde rahmetiyle tecelli ederek
kendisine şirk koşan ve Müslüman kardeşine kin güdenler hariç herkesi
affeder.) [İbni Mace]
Hazret-i Âişe validemiz, (Ya Resulallah, Allahü teâlâ seni günah
işlemekten muhafaza buyurduğu halde, neden Berat gecesinde çok ibadet
ettin?) diye sual etti. Peygamber efendimiz, cevaben buyurdu ki:
(Şükredici kul olmayayım mı? Bu yıl içinde doğacak her çocuk, bu gece
deftere geçirilir. Bu yıl içinde öleceklerin isimleri, bu gece özel
deftere yazılır. Bu gece herkesin rızkı tertip olunur. Bu gece herkesin
amelleri Allahü teâlâya arz olunur.) [Gunye]
KADİR GECESİ:
Ramazan-ı şerif ayı içinde bulunan en kıymetli gecedir. Bazı âlimlere
göre Mevlid gecesinden sonra en kıymetli gecedir. Birkaç hadis-i şerif
meali şöyledir:
(Allahü teâlâ, Kadir gecesini ümmetime hediye etti, ondan önce kimseye vermedi.) [Deylemi]
(İnanarak ve sevabını Allahü teâlâdan umarak, Kadir gecesini ihya edenin geçmiş günahları affolur.) [Buhari, Müslim]
(Kadir gecesini Ramazanın son on gününde arayın.) [Müslim]
(Kadir gecesi sabahı güneş şuasız olarak doğar. Yükselinceye kadar sanki büyük bir tabak gibidir.) [Müslim]
AŞÛRE GÜNÜ:
Muharrem ayının onuncu günü Aşûre günüdür. Muharrem ayı, Kur’an-ı
kerimde, kıymet verilen dört aydan biridir. Hadis-i şerifte buyruldu ki:
(Aşûre günü Nuh aleyhisselamın gemisi, Cudi dağına indirildi. O gün Nuh
ve yanındakiler, Allahü teâlâya şükür için oruçlu idiler. Hayvanlar da
hiç bir şey yememişti. Allahü teâlâ denizi, beni İsrail için, Aşûre günü
yardı. Yine Aşûre günü Allahü teâlâ Âdem aleyhisselamın ve Yunus
aleyhisselamın kavminin tevbesini kabul etti. İbrahim aleyhisselam da o
gün doğdu.) [Taberani]
Peygamber efendimiz bir gün öğleye doğru buyurdu ki:
(Herkese duyurun! Bugün bir şey yiyen, akşama kadar yemesin, oruçlu gibi
dursun! Bir şey yemeyen de oruç tutsun! Çünkü bugün Aşûre günüdür.)
[Buhari, Müslim, Ebu Davud]
Aşûre günü hakkında birkaç hadis-i şerif meali daha:
(Aşûre günü oruç tutanın, bir yıllık günahları affolur.) [Müslim, Tirmizi, İ. Ahmed, Taberani]
(Aşûrenin faziletinden faydalanın! Bu mübarek günde oruç tutan,
melekler, peygamberler, şehitler ve salihlerin ibadetleri kadar sevaba
kavuşur.) [Şir’a]
(Aşûre günü, ilim öğrenilen veya zikredilen bir yerde, biraz oturan, Cennete girer.) [Şir’a]
(Aşûre günü, on Müslümana selam veren, bütün Müslümanlara selam vermiş gibi sevaba kavuşur.) [Şir’a]
(Aşûre günü, aile efradının nafakasını geniş tutanın, bütün yıl nafakası geniş olur.) [Beyheki]
MİRAC GECESİ:
Mirac, merdiven demektir. Resulullah efendimizin göklere çıkarıldığı,
bilinmeyen yerlere götürüldüğü gecedir. Recebin 27. gecesidir. İsra
suresinin ilk âyet-i kerimesinde, Mirac bildirilmektedir. Mirac gecesini
ibadetle gündüzünü de oruçla geçirmelidir. İki hadis-i şerif meali:
(Bu gece, iyi amel eden için yüz yıllık mükâfat vardır.) [İ. Gazali, Ebu Musa el-Medeni]
(Recebin 27. günü oruç tutana, 60 yıllık oruç sevabı verilir.) [İ. Gazali, Ebu Musa el-Medeni]
TERVİYE VE AREFE GÜNÜ:
Arefe günü, Kurban bayramından önceki gündür. Terviye, Arefe gününden bir önceki güne denir. Birkaç hadis-i şerif meali:
(Terviye günü oruç tutan ve günahtan sakınan Müslüman Cennete girer.) [Ramuz]
(Arefe günü tutulan oruç, geçmiş ve gelecek yılın günahlarına kefaret olur.) [Müslim]
(Arefe günü [Besmeleyle] bin İhlâs okuyanın günahları affolup duası kabul olur.) [Ebuşşeyh]
(Arefe günü, kulağına, gözüne ve diline sahip olan mağfiret olur.) [Taberani]
(Şeytan, Arefe gününden başka bir günde daha zelil, hakir ve kinli görülmez.) [İ. Malik]
(Arefe ne güzel gündür. O gün rahmet kapıları açılır.) [Deylemi]
(Arefe gününe hürmet edin! Arefe, Allahü teâlânın kıymet verdiği bir gündür). [Deylemi]
MUHARREM AYI VE HİCRİ YILBAŞI:
Muharrem ayının birinci gecesi, Müslümanların kameri yılbaşı gecesidir.
Muharrem ayı, Zilkade, Zilhicce ve Receb ile beraber Kur’an-ı kerimde
kıymet verilen dört aydan biridir. (Tevbe 36)
Müslümanlar, kendi yılbaşı gecelerinde ve günlerinde müsafeha ederek,
mektuplaşarak tebrikleşir. Birbirlerini ziyaret eder, hediye verirler.
Yılbaşını mecmua ve gazetelerle kutlarlar. Yeni senenin, birbirlerine ve
bütün Müslümanlara hayırlı ve bereketli olması için dua ederler.
Büyükleri, akrabayı, âlimleri evinde ziyaret edip dualarını alırlar. O
gün, bayram gibi temiz giyinirler. Fakirlere sadaka verirler. (S.
Ebediyye)
Muharrem ayı ile ilgili birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:
(Ayların efendisi Muharrem, günlerin efendisi Cuma’dır.) [Deylemi]
(Ramazandan sonra en faziletli oruç, Allah’ın ayı Muharrem ayında
tutulan oruçtur. Farzlardan sonra en faziletli namaz, gece namazıdır.)
[Müslim, İbni Mace, Tirmizi, Nesai]
(Nafile oruç tutacaksan Muharrem ayında tut; çünkü o, Allah’ın ayıdır. O
ayda bir gün vardır ki, O günde Allah geçmiş kavimlerden birinin
tevbesini kabul etti. Yine o gün tevbe edenlerin günahlarını da
affeder.) [Tirmizi]
REGAİB GECESİ:
Recebin ilk Cuma gecesine Regaib gecesi denir. Yarın gece Regaib
gecesidir. Her Cuma gecesi kıymetlidir. Bu iki kıymetli gece bir araya
gelince, daha kıymetli oluyor. Allahü teâlâ bu gecede müminlere
ragîbetler [ihsanlar, ikramlar] yapar. Bu geceye hürmet edenleri
affeder. Bu gece yapılan dua red olmaz ve namaz, oruç, sadaka gibi
ibadetlere, sayısız sevaplar verilir.
Perşembe günü oruç tutup gecesini de ihya etmek çok sevabdır.
Perşembeyle birlikte, Cuma günü de oruç tutmakta mahzur yoktur. (Gunye)
Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:
(Receb ayında Allah’a çok istigfar edin, çünkü Allahü teâlânın, Receb
ayının her vaktinde Cehennemden azat ettiği kulları vardır. Ayrıca
Cennette öyle köşkler vardır ki, ancak Receb ayında oruç tutanlar
girer.) [Deylemi]
(Receb’in ilk Cuma gecesini [Regaib gecesini] ihya edene, kabir azabı yapılmaz. Duaları kabul edilir.) [S. Ebediyye]
(Şu beş gecede yapılan dua geri çevrilmez: Regaib gecesi, Şaban’ın 15.
gecesi, Cuma gecesi, Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı gecesi.) [İ.
Asakir]
Receb ayında edilen dualar kabul edilir, hatalar affedilir. Günah işleyenin cezası da kat kat olur.
CUMA GÜNÜ VE GECESİ:
Cuma, müminlerin bayramıdır. Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:
(Cumadan faziletli bayram yoktur ve o günkü iki rekât namaz, Cuma günü dışındaki bin rekâttan efdaldir.) [Deylemi]
(Allahü teâlânın indinde günlerin seyyidi Cuma’dır, kurban ve Ramazan
bayramı gününden de kıymetlidir. Cuma gününün beş hasletinden biri;
Allah, Âdem’i Cuma günü yarattı. Dünyaya o gün indirildi, o gün vefat
etti.) [Buhari, İ. Ahmed]
(Musa aleyhisselam dedi ki: Ya Rabbi! Bana cumartesi gününü verdin,
Muhammed aleyhisselamın ümmetine hangi günü vereceksin? Onlara Cuma
gününü vereceğim, buyuruldu. İlahi! Cuma gününün kıymeti ve sevabı ne
kadardır diye sordu. Ey Musa! Cuma günü yapılan bir ibadete, cumartesi
günü yapılan yüz bin ibadet sevabı vardır, buyuruldu. Bunun üzerine Musa
aleyhisselam, ya Rabbi! Beni Muhammed aleyhisselamın ümmetinden eyle
diye dua eyledi.) [Ey Oğul İlmihali]
(Cumartesi günü Musa aleyhisselamın ümmetine, Pazar günü İsa
aleyhisselamın ümmetine verildiği gibi, Cuma günü de, Müslümanlara
verildi. Bugün, Müslümanlara hayır, bereket, iyilik vardır.) [R.
Nasıhin]
NETİCE:
Görüldüğü gibi, bütün mübarek gün ve geceler, hadis-i şeriflerle
bildirilmiştir. Bu gün ve gecelere uydurma diyenlerin, bu sözlerinin
uydurma olduğu meydandadır.