
Bilişim Terimleri Sözlüğü
3G: Daha geniş bir frekans bandından gerçekleştirdiği yüksek hızda veri
transferi sayesinde, geniş bir multimedya içeriği sağlayan teknoloji.
4:3 görüntü oranı: Görüntü genişliğinin görüntü yüksekliğine olan oranı. TVlerde genellikle 4:3 oranı vardır.
AIFF: Apple tarafından kullanılan bir ses saklama formatı.
Altimetre: Yükseklik ölçen alet.
Ambilight 2: Televizyonun sağ ve sol taraflarına yerleştirilmiş aydınlatma sistemiyle duvara ekrandaki ana rengin yansıtılması.
ANSI Lumens: Projektörlerin genel parlaklığını ölçen birim
AVC (Advance Video Codec): Dijital video sıkıştırma yöntemi.
Blu-Ray: DVD kaydında kullanılandan daha düşük frekansta laserle yazılan
ve bu sayede 27 GBa kadar hafıza kapasitesine sahip olan yeni format.
BPM: Bir dakika içindeki vuruş sayısını veren değer. Elektronik müzik türlerinde bu değer farklılaşır.
CAM: Uydu sistemlerinde kullanılan şifrelemeleri çözmeye yarayan kartlara verilen genel ad.
CCD (Charge Coupled Device): CCD kameranın ışığı alan kısmıdır. 3CCD,
kameranın üç ana renk olan kırmızı, yeşil ve mavi (RGB) için ayrı bir
CCD göz özelliği olmasıdır. Gelen ışık üç ana renge ayrılır ve renkleri
ayrı olarak ele aldığından; daha gerçekçi ve parlak görüntüler elde
edilir.
CMOS: Üzerinde, en az cihazın çözünürlüğü kadar sensör/devre vardır ve
bu devreler, o noktaya düşen ışığı piksel cinsinden dijital ortama
yansıtırlar.
Crossfader: Bir şarkı biterken o şarkının sesini kısıp diğer şarkıyı
önce kısık sesle başlatan ve ilerde sesini açan cihaza verilen addır.
CRT (Cathode Ray Tube): Uçlarında elektron çarptığı zaman parlamak üzere
ayarlanmış fosfor tabakası bulunan, böylece ekranda görüntü oluşumunu
sağlayan tüpler.
DAB: Avrupada özellikle de İngilterede FM radyo sinyallerinin yerini
alması beklenen standarttır. Bu yayın türü sayesinde, hem data hem de
ses DAB uyumlu yazılımlar sayesinde iletilebilmektedir.
DLP (Digital Light Processing): Video görüntülerini – her biri bir
piksele karşılık gelen, binlerce minik aynadan yansıtarak ışık kaynağı
olarak kullanan projektör teknolojisi.
DVB-H (Digital Video Broadcasting-Handheld): Mobil cihazlarda dijital
televizyon yayınlarının izlenmesine olanak sağlayan yayın teknolojisi.
DVD authoring: MPEG dosyalarını VOB formatına dönüştüren DVD hazırlama programı.
DVD-RAM: Üzerine birden çok kere yazılıp silinebilinen yüksek kapasiteli
DVD disklere verilen genel ad. Bu diskler sadece destekleyen markaların
ürünlerinde çalışabilir.
DVI (Digital Video Interface): DVD oynatıcı ve diğer HDTV elemanları
gibi, bir video kaynağını HDTV ya da HDTV monitörüne bağlamak için
kullanılan bir dijital arayüzdür. DVI-D: Sadece dijital sinyalleri
destekleyen DVI bağlantısı. DVI-I: Hem analog hem dijital sinyalleri
destekleyen DVI bağlantısı.
Firewire: Apple ve dijital kamera üreticileri tarafından uzun süredir
kullanılan USB benzeri bir seri bağlantı noktasına verilen ad. Yüksek
hızda veri transferine olanak sağlar.
Full-frame: Tam kare. Fotoğraf makinesinde, 35 mm filme denk görüntü
kalitesi sağlar. Diğer bir avantajı ise geniş açı lenslerin odak
uzaklığını büyütmeden kullanımına olanak sağlamasıdır.
GPRS: General Packet Radio Service. Mobil İnternete çabuk erişim için
artırılmış kapasite ve daha yüksek veri oranları sağlayan, paket bazlı
bir veri aktarma teknolojisidir.
GPS: Global Positioning System olarak açılımı olan uydu bazlı radyo navigasyon sistemine verilen addır.
h264: Eşit data/saniye koşullarında MPEG4ün tam dört katı büyüklüğünde görüntü sağlayacak olan video formatı.
Hatchback: Bagaj kısmı kabine dahil, 5 kapılı otomobillere verilen ad
HD: Hi-definitionun yani yüksek çözünürlüğün diğer kısaltması.
HDMI: HDMI, DVD diskler ya da HD (high definiton-yüksek tanımlamalı)
video sinyalleri gibi orijinal kaynaklardan gelen en üst kalitede,
titreşimsiz, sıkıştırılmamış dijital görüntü ve sesleri, kalitesinden
hiçbir şey kaybettirmeden dijital iletimini sağlar.
HDMI: Dijital ortamlardan ses ve görüntünün aktarılmasını sağlayan çok kanallı bir iletim yöntemi.
Hi-Fi (high-fidelity): Orjinal sesi ya da görüntüyü mümkün olan en az derecede bozarak yeniden oluşturan teknoloji.
IPTV: İnternet bağlantılı gelişmiş televizyon içeriği sağlayan yayıncılık teknolojisi.
Java: Sun Microsystem tarafından geliştirilen bir bağımsız makine kodlama dili.
LAN (Local Area Network): Yerel alan ağı.
LCD: Yarı şeffaf cam bir panelden oluşur. Bu düz panel teknolojisi likit
kristalleri iki cam tabaka arasında toplar. Likit kristallerden geçen
elektrik akımı küçük kristallerin ışığın geçemeyecek şekilde dizilmesini
sağlar. Böylece her kristal tanesi ışığın geçmesini engelleyen ya da
geçmesine izin veren bir tanecik olma özelliği taşır. Küçük likit
kristallerin her biri bir pikseli yaratır ve görüntü oluşur.
M1-DA: Bir DVI girişi türü.
MBxD-Picture Card: Hafıza kartı standardı
M-crew: Sonynin netmd serisi müzik setleri ve mdplayeri ile
bilgisayarı bağlayan ve bilgisayardan setin yönetimi sağlayan basit bir
ara program.
MP4: Moving Picture Experts Group tarafından üretilmiş, multimedya içeriklerini saklamak için kullanılan bir dosya formatıdır.
MPEG4: Microsoft tarafından desteklenen ve DIVXlerin kaydedildiği dijital video formatı.
NetFront: PSPnin 2.0 versiyonuyla birlikte gelen web browser.
PictBridge: 2002 yılında Canon, Fuji, Olympus, HP, Seiko, Epson ve Sony
tarafından oluşturulan, uyumlu dijital fotoğraf makinesi ve yazıcı
arasında USB üzerinden doğrudan baskı imkanı sağlayan standardının adı.
Progresif tarama / Progressive scan: Görüntülenen her karenin yukarıdan aşağıya tamamen tarandığı gelişmiş tarama sistemi.
RPG: Bir karakter yaratıp onun gelişimini farklı seçenekler üzerinden
devam ettirdiğiniz oyun türü. En önemli örnekleri Worlds of Warcraft ve
Diablodır.
RSS: Düzenli olarak bilgi yüklenen sitelerin takipçilerine kolaylık
sağlamak amacıyla siteye eklenen yeni bilgileri görmeyi sağlayan bir
XTML formu.
Scart: Euroconnector ya da Peritel olarak da bilinir. Uydu
receiverlarını, televizyon setlerini ve diğer görsel ekipmanları
bağlamak için Avrupada çok kullanılan 21 pinli bir konnektördür
Schneider Kreuznach Variogon: Fotoğraf karelerinde kenardan kenara parlaklık ve keskinlik sunan optik lens özelliği.
SD kart: Hızlı okuma/yazma imkanı sunan bir hafıza kartı.
SDIO (Secure Digital Input Output): Güvenli olmasıyla öne çıkan bir hafıza kartı standardı
Smartcast: Veri hizmeti sağlayan teknoloji.
Surround: Dinleyiciyi odanın farklı noktalarından gelen seslerle
çevreleyip, konser ya da tiyatrodaymış hissini veren simülasyon.
S-video: Renk ve parlaklık bilgilerini ayrı ayrı gönderen kaliteli video çıkışı.
Tuning: İngilizcede ayarlamak anlamına gelir. Özellikle radyo istasyonları arasında gezmek yerine kullanılır
UPnP (Universal Plug and Play): Çeşitli donanımların bilgisayar
tarafından network üzerinden dahi kullanılabilmesini sağlayan standart.
V6: 6 silindirli bir arabanın silindirlerinin dizilme şekillerinden biri.
VoIP: İnternet üzerinde bedava ya da çok düşük fiyatlara telefon görüşmesini mümkün kılan protokolün kısaltması.
WAV: Microsoft ve IBM tarafından kullanılan dijital ses kayıt formatı.
Wi-Fi: Wireless Fidelity kelimelerinin kısaltması olup kablosuz bağlılık veya kablosuz bağlantı anlamına gelir.